Karın ağrısı, ishal, şişkinlik… IBS mi IBD mi? OTC alanında fark yaratan bu içerik, iki hastalık arasındaki tanı ve tedavi farklarını detaylıca ele alıyor. Doğru tanı, tedavi başarısını artırır.
OTC alanında sıkça gündeme gelen sindirim sistemi rahatsızlıklarında doğru tanı kritik bir adımdır. Karın ağrısı, şişkinlik, ishal gibi benzer semptomlar gösteren İrritabl Bağırsak Sendromu (IBS) ile İnflamatuvar Bağırsak Hastalıkları (IBD), OTC sektöründe hastaya özel yaklaşımı zorunlu kılar.
İki tablo benzer görünebilir; ancak altta yatan nedenleri ve tedavi yaklaşımları taban tabana zıttır. Doğru ayrım yapılmadığında tedavi süreci sekteye uğrayabilir ve hastanın yaşam kalitesi düşebilir. Bu nedenle OTC profesyonelleri, hekimler ve eczacılar için bu farkındalık son derece değerlidir.
Benzer semptomlar, farklı mekanizmalar
IBS ve IBD’nin her ikisi de karın ağrısı, dışkı değişiklikleri, şişkinlik gibi belirtilerle ortaya çıkabilir. Ancak IBS, genellikle fonksiyonel bir bozukluk olup stres, bağırsak hareketliliği gibi faktörlerle ilişkilidir. IBD ise Crohn hastalığı ve Ülseratif Kolit gibi inflamatuvar süreçlerle karakterizedir ve ilerleyici olabilir.
OTC bakış açısıyla tanı sürecine yaklaşım
IBS, genellikle dışlama yöntemiyle ve Roma IV kriterlerine göre tanımlanır. OTC danışmanlığı yapan eczacılar için bu kriterlerin bilinmesi önemlidir. IBD’de ise kan testlerinde CRP yüksekliği, dışkıda kalprotektin artışı ve endoskopik bulgular tanıyı güçlendirir. Erken tanı, OTC takviyeleri ve destek ürünleriyle hasta konforunu artırabilir.
Tedavi hedefleri ve hasta yönetimi
IBS için diyet düzenlemeleri (özellikle FODMAP diyeti), stres yönetimi ve semptomatik destek ön plandadır. OTC ürünleri bu süreçte önemli rol oynar. Diğer yandan IBD’de amaç; inflamasyonu baskılamak, hastalığı remisyona sokmak ve nüksleri önlemektir. Burada ise hekim kontrolü altında reçeteli tedaviler devreye girer. Ancak tamamlayıcı OTC ürünleriyle yaşam kalitesi desteklenebilir.
Alarm semptomlarına dikkat!
Kilo kaybı, gece terlemeleri, kanlı dışkılama gibi belirtiler, OTC sürecinde gözden kaçmamalı. Bu durumlar, IBS değil IBD lehine yorumlanmalı ve ileri tetkikler için yönlendirme yapılmalıdır.
Sonuç: OTC sektöründe doğru tanı, doğru destek
IBS ve IBD, OTC alanında sık karşılaşılan ve karıştırılan iki durumdur. Doğru bilgilendirme ve bireyselleştirilmiş değerlendirme, hem hasta memnuniyetini artırır hem de yanlış tedavilerin önüne geçer. OTC alanında çalışan profesyoneller için bu farkındalık; hasta memnuniyetini artıran, firmaların da dikkatini çeken bir avantajdır.
Bu yazı OTC sektörüne özel yayın yapan www.otcplusdergi.com adına hazırlanmıştır.
Reklam ve iş birliği talepleriniz için: reklam@otcplusdergi.com