Takeda, Türkiye’de Kadın Sağlığı Konusunda Önemli Bir Adım Atarak Meme Kanseri Bakımı İyileştirmeleri için Birleşmiş Milletler Eğitim ve Araştırma Enstitüsü (UNITAR) ile İş Birliği Yapıyor!
Kadınlarda kanser ölümlerinin önde gelen nedenlerinden biri olan meme kanseri; her sekiz kadından birini etkiliyor. 2022 yılında dünyada 2,3 milyon kadına meme kanseri teşhisi konuldu.[1] Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı (IARC) tarafından Aralık 2020’de yayınlanan istatistiklere göre, bu önemli kanser türünün artık dünyanın en yaygın teşhis edilen kanseri olarak akciğer kanserini geride bıraktığı görülüyor.[2]
Birleşmiş Milletler Eğitim ve Araştırma Enstitüsü (UNITAR) Uluslararası Cerrahi Vakfı (GSF) ortak girişimi, Değer Temelli Sağlık Hizmeti (VBHC) yaklaşımının meme kanserinde uygulanması ile hastalar için daha iyi sağlık sonuçları elde edilmesini hedefliyor.
Değerleri doğrultusunda kendini 242 yıldır tüm dünyada daha sağlıklı, daha parlak bir gelecek sunmaya adayan Takeda, hastaların hayatlarında fark yaratmak için faaliyetlerini sürdürüyor. Takeda; küresel sağlık sorunlarına çözümler bulma vizyonuyla sağlık sektörü için büyük önem taşıyan VBHC projesini destekliyor. Uluslararası düzeyde faaliyet gösteren firma, değer temelli sağlık hizmetleri yoluyla meme kanserinde sağlık sistemimize farklı bir yaklaşımın da mümkün olabileceğini gösteren projenin hayata geçmesinde rol aldı.
Takeda, bu proje ile Türkiye Cumhuriyeti 12. Kalkınma Planı ile uyumlu olarak, sağlık sistemi içinde geleneksel hizmet başına ücret modellerinden sağlıkta kaliteyi önceliklendiren Değer Bazlı Sağlık Hizmeti (VBHC) yaklaşımına geçiş yapılması gerektiğini vurguluyor ve değişimin sağlık sistemlerini daha sürdürülebilir, verimli ve hasta odaklı hale getirmek için gerekli olduğuna inanıyor. Değer tabanlı sistemlere geçişi sağlamak için kapsamlı sağlık verilerinin toplanmasından başlayan stratejik bir yaklaşımı öneriyor ve projeyi desteklemek için uluslararası kuruluşlarla ortaklık kurarak bu önemli değişime aktif olarak katkıda bulunuyor.
Meme Kanserinde Değer Temelli Sağlık Hizmeti (Vbhc) Projesi Nedir?
Türkiye’de şu anda uygulanmakta olan Değer Temelli Sağlık Hizmeti Projesi (VBHC), meme kanserine odaklanarak, meme kanseri için erken tarama, tanı ve cerrahi tedavideki gecikmeleri belirlemeyi ve azaltmayı amaçlamaktadır. VBHC, her hasta için daha iyi sonuçlar ve deneyimler elde etmek için mevcut kaynakları en iyi şekilde kullanmakla ilgilidir. Bu yaklaşımda ‘Değer’; hastaların aldıkları sağlık hizmetinden en iyi sonucu elde etmeleri ve bunu en makul maliyetle yapmalarını sağlayarak kazanılmasını ifade eder. Takeda Türkiye tarafından desteklenen, değer temelli kurgulanan bu proje hastaların yaşam kalitesini iyileştirmeyi ve sağlık sistemlerine sürdürülebilir çözümler sunmayı hedefliyor.
Unitar, T.C. Sağlık Bakanlığı Ve İki Üniversite Ortak Vizyonda Anlaştı
Birleşmiş Milletler Eğitim ve Araştırma Enstitüsü (UNITAR) sürdürülebilir ve hakkaniyetli sağlık sistemlerine yönelik önemli bir adımla, T.C. Sağlık Bakanlığı ile ortak bir mutabakata vararak, Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Tıp Fakültesi ile meme kanserinde değer temelli yaklaşım projelerini başlattığını duyurdu.
Proje kapsamında VBHC Teknik Komisyonu kurularak ortak bir vizyon beyan edildi. Bu önemli gelişmeyi değerlendiren Takeda Türkiye Genel Müdürü Ömür Mangaloğlu, “Takeda Türkiye olarak sağlık sistemlerini destekleyen projelerin bir parçası olmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz. Türkiye sağlık sistemi bugün OECD ülkeleri arasında en az kaynağı ayırarak sosyal ve kapsamlı bir sağlık hizmetini sunmayı başarıyor. Sağlığa ayrılan kaynağın artırılması konusunda devletimizle aynı fikirdeyiz.
Türkiye sağlık sistemi; kaynağın artırılması ve değer temelli sağlık hizmeti yaklaşımıyla sağlanacak verimlilik artışıyla dünyanın önde gelen sağlık sistemlerinden biri olabilir. Projenin yenilikçi ve değer temelli sağlık hizmeti yaklaşımıyla kanserle ilgili gelecekteki farklı çalışmalar için de bir temel oluştu. Sektörümüzü küresel düzeyde geliştiren iş birliklerinin devamını temenni ediyoruz,” dedi.
Türkiye’de 37 Sağlık Merkezinde 750 Hasta Araştırıldı
Proje kapsamında, bir VBHC modeli kullanılarak tanı ve tedavi gecikmelerine neden olan engeller ele alınıyor ve kadınlarda meme kanserinde sağlık hizmeti kalitesini artırmak için çalışmalar yürütülüyor. ‘Lokal ileri evre meme kanserinde tanı ve tedavi gecikmelerinin etiyolojik nedenleri’ başlıklı çalışma ile başlangıcından bu yana Türkiye’de 37 sağlık merkezi ve 7 bölgede 750’den fazla lokal ileri meme kanseri hastası araştırıldı.
Ön bulgular, hastaların yaklaşık yarısının kendi kendine meme muayenesinin nasıl yapılacağını bilmediğini gösterirken, ölüm korkusu ve farkındalık eksikliği hastaların doktora başvurmalarındaki gecikmelerin en önemli nedenleri olarak tanımlandı. Cerrahi sonrası kemoterapi ve radyoterapideki gecikmelerin en önemli nedeni olarak tedavinin olası yan etkileri ile ilgili tereddütler olduğu tespit edildi.[3]
Projenin bir sonraki aşamasında; Türkiye’deki kadınlara yönelik meme kanseri bakımının kalitesini artırmak için değer temelli bir sağlık yaklaşımı kullanarak, belirlenen zorlukların üstesinden gelmek ve müdahaleler geliştirmek amaçlanıyor.