Yazın Sessiz Tehlikesi Keneler
Doğa yürüyüşleri, piknikler, çocuk oyunları… Yaz mevsimiyle artan açık hava keyfi, fark edilmeden temas edilen kenelerle sağlık riskine dönüşebiliyor. Uzmanlar, korunma ve doğru müdahale konusunda uyarıyor.
Doç. Dr. Zehra Çağla Karakoç
Yaz aylarının gelmesiyle birlikte doğada geçirilen zaman artarken, kene kaynaklı sağlık sorunları da gündeme geliyor. Kene ısırıkları yalnızca anlık bir rahatsızlık değil, ölümcül olabilen Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) gibi ciddi hastalıkların taşıyıcısı olabilir. Bu nedenle korunma, erken tanı ve doğru müdahale konularında toplumsal farkındalık büyük önem taşıyor. Bu kapsamda, İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Hatice Anıktar ve Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Zehra Çağla Karakoç, konuya dair önemli bilgiler paylaşıyor.
Keneler nerelerde karşımıza çıkıyor?
Dr. Hatice Anıktar, özellikle yeşil alanlarda, çalılıklarda, hayvancılıkla uğraşılan bölgelerde ve kırsal kesimlerde kene teması riskinin arttığını belirtiyor. Piknik, doğa yürüyüşü veya tarla işleri gibi açık hava aktivitelerinde vücuda tutunan kenelerin, çoğunlukla diz arkası, bel çevresi, ense ve kulak arkası gibi gizli bölgeleri tercih ettiğini vurguluyor.
Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) Nedir?
Doç. Dr. Zehra Çağla Karakoç, KKKA’nın bir hayvandan insana geçen viral bir enfeksiyon olduğunu ve çoğunlukla Hyalomma türü keneler aracılığıyla bulaştığını belirtiyor. Hastalığın ateş, halsizlik, kas ve eklem ağrısı gibi belirtilerle başladığını, ancak ilerleyen evrelerde burun ve diş eti kanaması gibi ciddi komplikasyonlara yol açabildiğini aktarıyor.
Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) Nedir?
Doç. Dr. Zehra Çağla Karakoç, KKKA’nın bir hayvandan insana geçen viral bir enfeksiyon olduğunu ve çoğunlukla Hyalomma türü keneler aracılığıyla bulaştığını belirtiyor. Hastalığın ateş, halsizlik, kas ve eklem ağrısı gibi belirtilerle başladığını, ancak ilerleyen evrelerde burun ve diş eti kanaması gibi ciddi komplikasyonlara yol açabildiğini aktarıyor.
Dr. Hatice Anıktar
Kene temasında doğru müdahale hayat kurtarır
Uzmanlar, keneyle temas edildiğinde yapılacak ilk şeyin panik yapmadan doğru şekilde çıkarılması olduğunu söylüyor. Dr. Hatice Anıktar, “Kene vücuda tutunmuşsa kesinlikle sigara basmak, kolonya dökmek, yakmak gibi yöntemler uygulanmamalı. Bu kenenin kusmasına ve hastalığın yayılmasına neden olabilir. En doğrusu, steril bir pens yardımıyla deriye en yakın yerden, sağa sola oynatmadan çıkarılmasıdır” diyor.
Risk grupları ve korunma yöntemleri
Tarım ve hayvancılıkla uğraşan bireyler, piknikçiler, kampçılar ve çocuklar risk altındaki grupların başında geliyor. Doç. Dr. Karakoç, korunma yöntemleri arasında açık renkli kıyafetler giymek, pantolon paçalarını çorap içine almak ve kene kovucu spreyler kullanmanın etkili olduğunu belirtiyor. Ayrıca açık alanda bulunulan her etkinlik sonrası tüm vücudun dikkatlice kontrol edilmesini öneriyor.
Erken belirti takibi hayati önem taşır
Kene çıkarıldıktan sonraki 10 gün boyunca vücut ateşi, halsizlik, kas ağrısı gibi belirtiler açısından takip edilmelidir. Özellikle riskli bölgelerde bulunan kişiler bu süreçte herhangi bir belirti yaşadığında sağlık kuruluşuna başvurmalı. Uzmanlar, erken müdahalenin hayat kurtarıcı olduğunun altını çiziyor.
Keneler, görünmez ama etkili bir sağlık tehdidi yaratıyor. Toplumun her kesiminin bu konuda bilinçlendirilmesi, basit ama doğru önlemlerin yaygınlaştırılması, ciddi hastalıkların önüne geçilmesini sağlayabilir. Özellikle yaz aylarında artan kene teması riskine karşı uyanık olmak, küçük bir dokunuşla büyük sorunları önleyebilir.
