Kene ısırıkları, dünya genelinde halk sağlığı açısından önem taşıyan ve çeşitli enfeksiyon hastalıklarına zemin hazırlayan çevresel risk faktörlerinden biridir.
Keneler, bakteriyel, viral, protozoer ve riketsial birçok patojenin biyolojik vektörlüğünü üstlenmektedir. Küresel bulaşıcı hastalık yükünün yaklaşık %17’si vektör kaynaklı olup, bu hastalıklar her yıl 7 yüz binden fazla ölüme neden olmaktadır.
Keneler özellikle yaz aylarında daha aktiftir. Türkiye’de en sık Tokat, Yozgat, Çorum, Sivas gibi illerde vaka bildirimi yapılmaktadır. Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA), Türkiye’de kene kaynaklı en yaygın viral enfeksiyondur. Hastalık, kan, vücut sıvısı ve cinsel yolla da bulaşabilir. Mortalite oranı %5-30 arasında değişmektedir.
Kene ısırığı sonrası gelişen enfeksiyonlar başlangıçta nonspesifik semptomlarla seyredebilir. Ateş, halsizlik, miyalji, bulantı, ishal gibi bulgular görülür. Hastalık ilerledikçe diş eti kanaması, burun kanaması, peteşi ve iç organ yetmezliği (karaciğer, böbrek, solunum) ortaya çıkabilir. Nadir olarak santral sinir sistemi tutulumu gelişebilir. Tedavi çoğunlukla semptomatiktir ve antibiyotikler etkili değildir.
– Çocuklar ve yaşlılar: İmmün sistemi zayıf olduğundan enfeksiyonlara yatkındır.
– İmmünsüprese bireyler: Enfeksiyon daha şiddetli seyreder.
– Alerjiye yatkın bireyler: Anafilaktik reaksiyon riski taşır.
Korunmada fiziksel bariyerler (uzun giysiler, açık renkli kıyafetler), kimyasal repellentler (DEET, permetrin), arazi kontrol yöntemleri (bitki temizliği, ot yakımı) ve biyolojik mücadele (Oxpecker kuşları) önerilmektedir. Vücuda kene tutunması halinde en kısa sürede sağlık profesyonelleri tarafından çıkarılması hastalık bulaşma riskini azaltır.
Eczacılar, halkı koruyucu ürünlerin seçimi ve kullanımı konusunda bilgilendirmeli; repellent ürünler, topikal antihistaminikler, kortikosteroid kremler ve sistemik antialerjiklerin uygun kullanımına dair danışmanlık sunmalıdır. Bölgesel salgın dönemlerinde erken uyarı sisteminin bir parçası olarak bireyleri bilgilendirme ve yönlendirme sorumluluğunu da üstlenmelidirler.
Kene ısırıkları, yalnızca basit dermatolojik sorunlara yol açmakla kalmayıp sistemik enfeksiyonlar ve toksikolojik komplikasyonlara neden olabilmektedir. Eczacılar, hem halk sağlığının korunması hem de bireysel danışmanlık açısından önemli bir rol üstlenmektedir. Erken tanı, etkin korunma ve toplumun bilinçlendirilmesi, bu vektör kaynaklı tehditlere karşı en etkili yaklaşımlardır.
Bu yazı OTC sektörüne özel yayın yapan www.otcplusdergi.com adına hazırlanmıştır.
Reklam ve iş birliği talepleriniz için: reklam@otcplusdergi.com